Paslanmaz çeliklerin büyük bir bölümünün kaynak kabiliyeti yüksektir. Ark kaynağı, direnç kaynağı, elektron ve lazer bombardıman kaynakları, sert lehimleme ve sürtünme kaynağı gibi kaynak yöntemleri ile kaynak edilebilirler. Bu yöntemlerin neredeyse tümünde, dolgu metalinin ve birleştirilecek yüzeylerin temiz olması gerekir. Kaynak metali ve ısı tesiri altında meydana gelebilecek korozyon dalyanımı, artık gerilmeler, dikiş çatlaması ve artık gerilmeler gibi faktörlere dikkat edilerek, ark kaynağı yöntemi ile tüm paslanmaz çelikler birleştirilebilir. Paslanmaz çelik direnç kaynağı da oldukça yaygın olarak yapılır. Direnç kaynağının en çok uygulandığı karbon çeliğinin ardından paslanmaz çelik gelir. Kaynak esnasında karbon çeliklerinden daha düşük kaynak akıntıları yeterlidir çünkü östenitik çeliklerin elektrik direnci yüksektir. Ayrıca, manyetik değillerdir ve düşük ısı iletimi sağlarlar. Fakat ısıl genleşmeleri yüksek olduğu için çarpılma meydana gelebilir. Kaynak süreleri çok kısadır ve karbür çökelmesi sebebiyle korozyon dirençlerinde yüksek oranda düşüş yaşanmaz. Yine de, bindirme şeklinde yapılan nokta kaynaklarında bazı ortamlarda aralık korozyonu problemi meydana getirebilir.

İçerisinde en az %10,5 oranında krom içeren demir esaslı alaşımlar paslanmaz çelik olarak tanımlanır. Paslanmaz çelik boru korozyonuna karşı yüksek dayanım sağlamasının ve oksidasyonun derinlere doğru ilerlemesini engelleyen madde ise yüzeydeki ince ama oldukça yoğun olan krom oksit tabakasıdır. Çok ince olan bu amorf tabaka sayesinde paslanmaz çelikler kimyasal reaksiyonlara karşı pasif davranarak indirgeyici olmayan ortamlarda korozyona karşı yüksek seviyede dayanım elde ederler. Söz konusu oksit tabakası, oksijen bulunan ortamlarda oluşur ve aşınma, talaşlı imalat, kesme gibi dış etkiler sonucunda bozulsa dahi kendini onararak eski özelliğine tekrar kavuşabilir. Alaşımsız ve az alaşımlı çelikler, korozif etkilere karşı dayanıklı değillerdir. Bu tür uygulamalar için genellikle paslanmaz çelikler kullanılmaktadır. Paslanmaz çelikler yüksek seviyede korozyon dayanımlarının yanında; değişik mekanik özelliklere sahip türlerinin bulunması, düşük ve yüksek sıcaklıklarda kullanılabilmesi, şekil verme kolaylığı, estetik görünümleri gibi oldukça işlevsel özelliklere sahiptirler.